Almanya’da 11 marttan beri enerji politikasındaki büyük revizyondan söz ediliyor. Greenpeace, 2050 yılında Almanya’nın bütün elektrik ihtiyacını ALTERNATİF ENERJİ kaynaklarından karşılayabileceği iddiasında.
Freiburg yeşile geçiş arayışına emsal oluşturuyor. Freiburg Almanya’nın Yeşiller partili belediye başkanı olan ilk büyük kenti. Bu havza kendini ekolojik dönüşümün öncüsü olarak görüyor. Biyo ve eko revaçta, nükleer enerji ise iyice gözden düşmüş. Nükleer santralleri protesto gösterileri şehir merkezinden hiç eksik olmuyor.
Almanya’nın en büyük güneş teknolojisi tesislerinden biri de Freiburg’da bulunuyor. Bu fabrikada her yıl fotovoltaik kolektörleri için 800 bin modül imal edilip ya Fransa ve İtalya’ya ihraç ediliyor ya da iç piyasada satılıyor. Karaormanlar bölgesindeki bu modern tesisin sahipleri çevre korumacılığına öncülük etmekten kıvanç duyuyor. Şirketin yönetim kurulu başkanı Günter Weinberger, araştırma ve geliştirme gelenekler kadar doğa tutkusunun da kendilerine yol gösterdiğini söylüyor.
2010 solar teknoloji branşı için zor bir yıl oldu. Nükleer enerji santrallerine ek faaliyet süresi tanınması güneş enerjisi branşını derin bir krize sürükledi. Günter Weinberger, Japonya’daki felaketin siyasi öncelikleri tersyüz edip nükleerden ALTERNATİF ENERJİLERE kaçışı hızlandırdığını söylüyor.
Freiburg modeli
Weinberger, nükleer santrallerin faaliyet süresinin kısaltılmasıyla, dışarıdan elektrik alan ya da kendi enerji parklarına yatırım yapan beldelerin ALTERNATİF KAYNAKLARA yönelmelerini ve durma noktasına gelen siparişlerinin artmasına yaramasını umuyor.
Karaormanlar bölgesinin Freiburg’a 40 km. mesafedeki Schönau beldesindeki kilisenin çatısını bile güneş kolektörleri süslüyor.
Bu belde elektrik şirketini 1990’lı yılların sonlarında satın almış. Elektriğin büyük bölümünü Norveç’in hidroelektrik santrallerinden çekiyor. Bu elektriği bütün Almanya’ya satıyorlar. Japonya’daki nükleer felaketin ardından günde ortalama 300 yeni abone kazanan Schönau’lular talebi karşılayabilmek için büyümeye karar vermişler.
Şirketin genel müdürü Michael Sladek, büyük elektrik şirketlerinin müşterilerinin prizden çıkan elektriğin nükleer santrallerden gelip gelmediğini bilemediklerini söylüyor. Sladek, Çevre dostu elektrik üretmek ve gerçek bir değişiklik yapmak isteniyorsa o zaman sadece elektriğin nerede üretildiğine bakmak yetmez. Aynı zamanda elektrik faturasındaki bedelin nereye gittiği de önemli. Para akışının yönünü de çevirmediğiniz takdirde endüstrinin değişmesini bekleyemezsiniz, diyor.
En geç 2050de
Almanya’nın en önemli araştırma kuruluşlarından Fraunhofer Enstitüsü’nün Freiburg’daki merkezindeyiz. Bu enstitünün uzmanlık alanı da güneş enerjisi. Uzmanlar Almanya’nın ALTERNATİF ENERJİLERE nasıl geçebileceğini araştırıyorlar.
Fraunhofer’deki bilim adamları ekolojik dönüşümün ve yüzde yüz yenilenebilir enerjiye geçişin mümkün olduğunu söylüyorlar.
Enstitü’nün enerji teknolojileri uzmanı Gerhard Stryi-Hipp dönüşümün iradeye bağlı olduğu görüşünde. Konunun üzerine ne kadar azimli gittiğinize bakar, diyen Stryi-Hipp yüzde yüz yeşil enerji devriminin 2050’ye kadar gerçekleştirilebileceğini hesapladıklarını ve daha yoğun bir çalışmayla yeşil hedefe 2030’a kadar varmanın da mümkün olduğunu, söylüyor.
Her zaman güneşli bir bölge olmasa da Freiburglular kendilerini güneş enerjisine adamışlar. Bu şirin beldenin insanları, yaptıkları hamlenin bütün Almanya’ya emsal oluşturmasını diliyorlar.
www.dw-world.de/dw
11 Nisan 2011