Yüzünüzü güldüren yeşil …
Dünyada yenilenebilir enerji alanlarında ve doğal kaynakların korunması amaçlı o kadar çok girişimlerde bulunuluyor ki, bazılarılarına şaşırmamak elde değil. Bunların en güzel örneklerinden biri de Doğu Afrika ülkesi Kenya’da gerçekleştiriliyor.
Sağlık hizmetlerinin çok yetersiz olduğu Kenya ve Etiyopya’da, insanların ihtiyaç duyduğu ilaçları ucuz, çevre dostu ve güvenilir bir yoldan sağlamak adına geliştirilen bu proje, tüm dünyaya örnek olacak nitelikte. Bu projenin esas kahramanları, ağır hava koşullarına dayanma güçlerine ek olarak, zor arazilerde ulaşım kolaylığı ve tasarruf sağlayan özellikleriyle dikkat çeken develer! Sırtlarına yerleştirilen güneş panelli buzdolapları içinde medikal malzeme taşıyan develer, normal şartlarda ulaşılması güç olan yerleşim yerlerine taşıdıkları ilaç ve benzeri ihtiyaçlar sayesinde dünyanın ilk çevre dostu seyyar klinikleri olarak bir ilke imza atmıştırlar.
Aynen ülkemizde olduğu gibi, Afrika’da da yılın büyük bir kısmında etkili olan güneşin sağladığı enerjiden yola çıkarak insan sağlığı için büyük önem taşıyan bir çözüm üretilmiş. Henüz deneme aşamasında olan tasarım başarı ile devam ettirilebilinir ve kullanıma girerse, bölgede gerekli ilaçlara ulaşamayan 300 bin kişi için umut olacak. Bu örnek, dünyanın neresinde olursa olsun, karşılaşılan zorlukların bölge koşullarına ve çevreye en uygun çözümler getirilerek çözülebileceğinin çok güzel bir kanıtı.
Amerika’da yapılan bir araştırmaya göre, tuvalet sifonlarında kullanılan su, evlerdeki su ihtiyacının üçte birini oluşturuyor. Bu soruna çözüm amaçlı birçok fikir geliştirdi. Bunlardan biri de daha az su kullanımı sağlayan su-etkin sifonlar. Ancak bundan daha da kesin bir çözüm sunan ve “ kuru tuvaletler ” olarak da bilinen kompost tuvaletler var. Kompost tuvaletlerde, sifonda su yerine talaş kullanılıyor. Sifonu çekmek yerine üzerine talaş döküyorsunuz. Fan veya baca üzerine yerleştirilen pervane gibi havalandırma sistemine sahip kompost tuvaletler kokusuzdur. İşlem sonrası toplanan dışkılar ve idrar tuvalet taşının altında, genellikle binanın zemin veya bodrum katına yerleştirilen kompostlama kabında toplanır. Bu konteynır doldukça evde önceden belirlenmiş bir kenarda bekletilir ve 4-5 hafta içerisinde üretilen kompost bahçeler için çok kullanışlı ve yararlı bir gübre halini alır.
Henüz bu sisteme alışmamış olduğumuz için ilk başlarda garip duyulsa da, basit ve ileri bir kullanım mantığına sahip olan bu sistemin düşünebileceğinizden çok daha fazla yararları vardır. Öncelikle su kullanımı gerektirmediği ve tüm besin maddelerinin geri kazanımını sağladığı için, kompost tuvaletler tamamı ile çevre dostu bir yaklaşım. Ancak kompost uygun şekilde saklanmazsa koku oluşumu söz konusu olduğundan, doğru kullanım için kompostlama konusunda gerekli teknik bilgi ve donanım şart. Bu teknoloji yıllardır Amerika, İskandinavya ve Asya’nın birçok bölgesinde kullanıldığından dolayı, bu bölgelerde, sistem hakkında geniş bir deneyim oluşmuştur. Bu tuvin en gelişmiş modelleri Finlandiya’da geliştirilmiş ve son yıllarda çevreye verdikleri zararı azaltma girişimlerinde bulunan insanlar sayesinde Türkiye’de de kullanımı başlamıştır.
Günlük hayatta, evlerimiz, restoranlar, oteller ve hazır yemek merkezlerinde, zeytinyağı, ayçiçek, mısır özü yağı, ve margarin gibi çeşitli yağlar kullanıyoruz. Eminim ki, bu atık bitkisel ve hayvansal yağları kullandıktan sonra lavaboya dökmekten çok daha iyi ve mantıklı yaklaşımların var olduğunun hepimiz farkındayız! Lavaboya döktüğümüz 1 litre yağ, 1 milyon litre suyu zehirliyor, ülkemizin zaten sınırlı olan su kaynaklarına büyük zarar veriyor.
Bu konuya Hakkari’den örnek alınması gereken bir yaklaşım getirildi. Türkiyede kullanım oranı her yıl artan bitkisel ve hayvansal yağların, yeterli derecede geri kazanılmaması sebebiyle çevreye verilen zararı azaltmak amaçlı olarak, Hakkari Eğitim Sanat Kalkınma ve Araştırma Derneği (HESKA-DER) tarafından bir kampanya başlatıldı. Bu kampanyaya göre, 100 litre atık yağ getiren herkese bir takım elbise hediye edilecek. Kampanya sayesinde toplanan atık yağlar daha sonra geri kazanılarak biyodizel üretiminde kullanılacak. Bu işlem sayesinde, atık yağların çevreye zarar vermesi engellenmekle kalmaz, aynı zamanda ulaşım araçlarında da kullanılan ALTERNATİF enerji kaynağı biyodizel elde edilebilir.
Bütün bu örnekler aslında ne kadar basit yaşayabileceğimizin bir kanıtı. Burada bahsedilen güneş enerjisi potansiyeli ve su sıkıntısı bizde de olan durumlar. Yarınlarımıza zarar veren alışkanlıklarımızın her birinin doğaya uyumlu bir ALTERNATİFİ var ve bu ALTERNATİFLER belirli değişiklikler sonrasında ülkemizde de kullanıma getirilebilir. Bu konulara karşı belli bir duyarlılık oluşturmamız için ille de dünyanın sonunun gelmesini beklememize gerek yok. Kendinize, bugün ben ne ye yapabilirim, ülkeme ve dünyaya nasıl katkı koyabilirim diye bir sorun ... Cevabını bulacağınıza eminim. www.kibrisgazetesi.com / 14.02.2010