Nükleer Enerji Küresel Isınmaya Çözüm mü?
Bilindiği gibi küresel ısınmanın nedeni başta karbondioksit olmak üzere atmosfere verilen sera gazlarıdır. Bu gazların atmosferde kalma süreleri 50-200 yıl arasında değişmektedir. Yani bugün dünyadaki bütün sera gazı salınımlarının sıfır olması durumunda bile atmosferdeki mevcut karbondioksit oranından dolayı küresel ısınma devam edecektir.
Nükleer enerji santralleri ise elektrik üretirken yüksek miktarda karbondioksit oluşturmadıklarından diğer karbondioksit açığa çıkaran enerji santrallerinden, sadece sera gazı salınımı düşünülecek olursa daha çevreci bir özelliğe sahiptirler. Bu senaryoya göre kömür, gaz veya sıvı yakıt ile çalışan elektrik santralleri nükleer santraller ile değiştirilirse atmosfere salınan sera gazı miktarından çok önemli bir düşüş yaşanabilir.
Fakat ne yazık ki nükleer enerji ve uygulamaları diğer sera gazı salınımına neden olan enerji çeşitlerinden çok daha sorunlu ve zordur. Bu nedenle sadece sera gazı ve iklim üzerindeki etkileri düşünülerek bu konuda karar verilmesi doğru değildir. Uluslararası Enerji Ajansı’nın (IEA) 2006 yılında yayınladığı gelecek 25 senede enerjiye dair görüşlerde çok ilginç bir nokta vardı. Küresel ısınmanın yavaşlatılması ve durdurulması için ülkelerin ve liderlerin çok ciddi önlemler alması gerektiğini belirten IEA çözümler arasında radikal bir madde sıralamıştı.
CO2 salınımının durdurulması için kaç tane daha nükleer santrale gerek vardı? IEA bu maddeyi yazarken nükleer santralleri savunma, ön plana çıkarma ve destekleme amacıyla mı yazdı? Yoksa sadece matematiksel bir hesapla en düşük salınım değeri ve yüksek üretim kapasitesine sahip nükleer santralleri diğer santral tiplerine avantajlarını mı göstermek istedi bilemeyiz.
IEA resmi sitesinden alınan grafikte küresel ısınmayı azaltmak için alınan önlemlerin orantısal etkisi, 2030 Yılında CO2 salınımı. 100%=telif edilen önlemlerin tamamı görülmektedir.
Yukarıdaki grafiğe baktığımızda son derece dikkat çekici sonuçlar gözler önüne seriliyor. Enerji verimliliği bütün diğer etkenleri açık farkla geride bırakarak asıl çözümü bize gösteriyor. Küresel ısınmaya çözüm enerji üretiminde nükleer ya da diğer çözümlerden değil enerjiyi tüketiminde verimliliği arttırmaktan geçiyor.
O zaman neden enerji verimliliği yerine nükleer enerji ön plana çıkıyor?
Birkaç adetle sınırlı çevre organizasyonu dışında lobisi ve destekçisi olmayan enerji verimliliğine karşı son derece güçlü ve zengin nükleer enerji lobileri bu sorunun cevabıdır. Politikacıların bu lobilerden destek alması ve verimli tüketim yerine azami üretimin teşvik edilmesi zaten net olarak görülmektedir. Küresel ısınma konusuna sadece tek yönlü bakarak diğer tüm etmenleri göz ardı edersek aslında nükleer güç güzel bir çözüm ama böyle bir şansımız yok. Küresel ısınma birçok boyutta incelenmesi, tartışılması ve çözümler bulunması gereken her ulusu/devleti birinci dereceden ilgilendiren bir sorundur. X ülke karbon emisyonlarını düşürmek için ciddi yatırımlar yaparken komşusu Y ülkesinin buna seyirci kalması soruna çözüm getirmez. Üretim ve tüketim oranlarına göre her ulus kendi adına yatırım yaparsa küresel çapta sonuç almak ancak mümkün olur. Enerjiyi ve sürdürülebilir kaynakları verimli kullanmayı öğrenebilirsek bizden sonraki nesillere yaşama şansı vermemiz mümkün olur.
www.limitsizenerji.com
Mart 2011