GAP a UNDP ve AB desteğiyle yenilenebilir enerji rötuşu
Türkiyenin en büyük bölgesel kalkınma projesi olarak bilinen GAP, “Yenilenebilir Enerji” için düğmeye bastı. Hürriyet Gazetesinden Gila Benmayor, GAP ın UNDP ve Avrupa Birliği’nin desteğiyle şimdilerin en gözde trendi “Düşük Karbon Ekonomisine” geçişi planladığını kaydetti.
Hürriyet Gazetesinden Gila Benmayor bugünkü köşe yazısında Türkiyenin en büyük bölgesel kalkınma projesi olarak bilinen GAP ta , “Yenilenebilir Enerji” için düğmeye basıldığını kaydetti. Benmayorun yazısı şu şekilde:
TÜRKİYE’nin en büyük bölgesel kalkınma projesi olarak bilinen GAP, “Yenilenebilir Enerji” için düğmeye bastı.
UNDP ve Avrupa Birliği’nin desteğiyle şimdilerin en gözde trendi “Düşük Karbon Ekonomisine” geçişi planlıyor.
Tabii bu “çok ortaklı”, uzun soluklu bir proje. Finansal kaynak, teknoloji transferi gerektiriyor.
GAP bunu başarırsa bölge ülkeleri için de iyi bir model teşkil edecek.
Önceki gün GAP’ın Ankara’daki “Yenilenebilir Enerji” toplantısındaydım.
GAP’tan sorumlu Devlet Bakanı Cevdet Yılmaz’ın da katıldığı toplantıda, hem yabancı uzmanlar, hem işbirliği yaptığı üniversite temsilcileri vardı.
Yılmaz’a göre, “Yenilenebilir Enerji” kalkınmanın paradigmalarını değiştirecek.
Peki GAP’ta neler olacak?
İSTİHDAM, TARIM, GÖÇ
Güneşin, rüzgârın, termal kaynakların ve biyokütlenin devreye girmesiyle, istihdam artacak, göç önlenecek, gelir dağılımı düzelecek, tarım modernleşecek ve bu arada Türkiye’nin dışarıya enerji bağımlılığını azalacak.
Enerji bağımlılığı derken Yılmaz hatırlatıyor.
38 milyar dolarlık cari açığın neredeyse yüzde 95’i enerji ithalatından kaynaklanıyor.
“Yenilenebilir Enerji”de hızlı yol almak, bu bağımlılığın azalması anlamında.
GAP bölgesindeki sulama sistemlerinin güneş enerjisiyle çalıştığını düşünün. Ya da hayvansal atıklardan yani “biyokütle”den elektrik üretildiğini.
Amaç GAP Başkanı Sadrettin Karahocagil’in dediği gibi “sıfır karbon ayak izi”.
Ancak işin başka boyutları da var. Onu da UNDP danışmanı Niels Nielsen hatırlatıyor.
“Kenya, Tayland’da da güneş enerjisiyle sulama yapılıyor. Ama GAP’ta farklılık şu: Tam entegre bir proje söz konusu. Düşük karbon, organik tarım, istihdam hepsi birden.”
ÜNLÜ MARKALAR GAP PAMUĞUNA TALİP
Proje şekillendiğinde Nielsen ile GAP Başkanı Sadrettin Karahocagil, Kaliforniya’daki merkezlerinde ünlü markaların kapılarını çalmış.
Levi’s, GAP, Nike, North Face.
Ayrıca H&M, Marks&Spencer ile görüşülmüş.
Nielsen, “Görüştüğümüz bu markalar GAP bölgesinden organik pamuk ve tekstil almaya hazır olduklarını söylediler” diyor.
Söz konusu markaların başka koşulları da var. Örneğin çocuk işçi çalıştırmamak gibi.
GAP’ta “Düşük Karbon Ekonomi”nin yanı sıra bir de “Etik Ticaret” (çocuk işçi, kayıt dışı çevreye zarar yok) dediğiniz kavramı da koyduğunuz da ortaya çıkan tablo harika.
Ancak bu tabloyu gölge düşüren bir şey var...
Ankara’daki konferansta yanımda oturan, rüzgâr enerjisine yatırım yapmış bir işadamı soruyor.
Yenilenebilir Enerji Yasa tasarısı tam 1.5 yıldır mecliste bekliyor.
Yasa çıkmadan özel sektörü GAP’a nasıl çekeceksiniz?
Berkeley ile Harran işbirliği
BARDAĞA dolu tarafından bakıyorum.
GAP’ın “Yenilenebilir Enerji” projesi hayata geçsin geçmesin, bölgede çalışmalar, uluslararası işbirlikleri hızla devam ediyor.
Harran Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi Dekanı Profesör Bülent Yeşilata bu işbirliklerine değiniyor.
Harran Üniversitesi’nde Güneş Enerjisi Araştırma ve Uygulama Merkezi mevcut.
Her mevsimde güneşin bol olduğu Harran bu iş için biçilmiş kaftan.
Şimdi Berkeley ve ODTÜ işbirlikleriyle “Yenilenebilir Enerji” için yeni çalışmalar gündemde.
Profesör Yelişata, “Kırsal kalkınma için en uygun enerji yenilenebilir enerjidir” diyor.
Hillary Clinton’ın Temiz Enerji Temsilcisi ne diyor
ANKARA’daki konferansta kısa bir süre öncesine kadar Hillary Clinton’ın “Temiz Enerji Temsilcisi” görevini sürdüren Prof. Daniel Kammen de vardı.
Kaliforniya Üniversitesi, Berkeley öğrenim görevlilerinden Kammen ekim ayından beri Dünya Bankası ile çalışıyor.
Bankada, “Yenilenebilir Enerji ve Enerji Verimliliği” baş uzmanı.
Clinton için çalıştığı dönemde hem ABD’de, hem Latin Amerika’da “Temiz Enerji” konusunda kamu, özel sektör ve STK işbirliğini geliştirmiş.
Söylediğine göre, ABD “Temiz Enerji”ye şimdiye kadar 20 milyar dolar yatırmış.
Bu sektör bilişim ve biyoteknolojiden sonra en fazla yatırım çeken üçüncü sektör.
ABD’de yılda yüzde 50 büyüme potansiyeli var.
Türkiye’nin “Yenilenebilir Enerji Yasası”nı çıkartmamak ile neler kaybettiğini düşünebiliyor musunuz?
Daniel Cohn-Bendit: ‘Yenilenebilir’e evet, nükleere hayır
AVRUPA Parlamentosu Yeşiller Grubu’nun hafta başındaki İstanbul toplantısının son ayağında, önceki sabah Yeşiller Grubu Eşbaşkanı Daniel Cohn-Bendit ile Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu biraraya geldi.
Kızıl Danny sordu, Davutoğlu cevap verdi.
Politik meseleleri bir yana bırakıyorum ve konumuza yani enerjiye geliyorum.
Türkiye’deki HES polemiklerinden haberdar olduğu anlaşılan Cohn-Bendit, “Doğaya zarar veren HES’lere ve nükleere karşıyız. Yenilenebilir enerjiye ağırlık vermelisiniz” diyor.
Çin’den yeni gelmiş olan Davutoğlu’na “Çin’in yaptığı hatalara düşmeyin. Çevre felâketlerine yol açmayın” diyor.
Davutoğlu’nun gerekçesi hazır.
“Cari açığımız enerji ithalatı yüzünden. Her türlü kaynağa başvurmak zorundayız.”
www.euractiv.com.tr / enerji
07 Kasım 2010